Hareket analizini ve terapisini iyileştirmeye yönelik bir hedef

İnsan, iki ayak üzerinde yürüme işlevinde ustalaşmış tek memelidir. Omurganın eğriliğinin oluşumu, genel ağırlık merkezinin yüksek konumu ve ayaktaki değişiklikler, tüm iskeletin düzenlenmesinde bir dizi değişiklik gerektirmiş olmalıdır. İkincisine (ayak) önemli işlevler yüklenmiştir: destek, şok emilimi ve hareket. Yaralanmalar, ayak yapısındaki veya işlevindeki bozukluklar, üst segmentlerdeki anormalliklere katkıda bulunabilir. Bu anormallikler sadece statik muayenede gözlemlenen anormal hizalamada (örneğin, ayakların alt bacağa göre aşırı dış rotasyonda konumlandırılması, ön ayak fonksiyon bozuklukları, arka ayağın valgus pozisyonu) değil, aynı zamanda çalışmaların gösterdiği gibi, yürüyüş gibi hareket modellerinde değişikliklere katkıda bulunabilir. Bu da, diğer şeylerin yanı sıra, hasta tarafından bildirilen ağrının ve daha önceki dejeneratif değişikliklerin ortaya çıkmasının nedeni olabilir. Öte yandan, ayakta dururken ve yürürken ayakların pozisyonu, ayak bileği eklemlerinin üzerindeki alt ekstremitelerin spesifik anatomik yapısı tarafından belirlenebilir. Bu durum, neden bazı insanların ayakları dışa doğru, bazılarının ise içe doğru yürüdüğünü açıklayabilir (femurların aşırı burulması, kaval kemiği burulması). Ayak değerlendirmesinde alt ekstremitenin diğer bileşenlerinin hizalanması da dikkate alınmalıdır.  

Ayaktaki anormallikler aşağıdakilerle ilgili olabilir:

– ağrı oluşumu, 

– yaşam kalitesinde azalma, 

– fonksiyonel sınırlamalar, 

– doğru ayakkabıyı seçme konusunda bir sorun, 

– Kozmetik bir sorun,

– yürüyüş kalitesinde bozulma.

En sık belirtilen ayak anormallikleri arasında şunlar yer almaktadır:

– ağrılı durumlar

– uzunlamasına ve enine düz ayaklar

– ayağın aşırı pronasyonu

– ön ayak anormallikleri (halluks valgus, çekiç parmak, nasır, sert ayak parmağı)

0 replies

Leave a Reply

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *